Fibromiyalji
Hastalıklar

Fibromiyalji Nedir?

FİBROMİYALJİ

 “Sadece boynum, belim değil her yerim ağrıyor. Sabah kalkınca kollarım sopayla dövülmüş gibi ağrıyor. Ne kadar uyusam da yorgun kalkıyorum, hiç dinlenemiyorum. Ellerim uyuşuyor, bacaklarımda kramplar yaşıyorum. Gittiğim doktorlarda tüm tahlillerim normal çıkıyor.”

 Sizde de durum böyleyse Fibromiyalji hastası olabilirsiniz.

NEDEN OLUŞUYOR.

Fibromiyaljili hastalarda, ağrının beyinde işlenmesi ve algılanmasında sıkıntı olduğu gösterilmiş. Herhangi bir yerimiz ağrıdığında , ağrı bilgisi omuriliğe ordan da beyne iletilmekte. Beyinde, gelen bilginin(ağrının) miktarına göre daha önceden genetik olarak planlanmış bir miktar SERATONİN VE NORADRENALİN salgılanır bunlar gelen ağrı bilgisinin bir miktarını siler, kalan bilgi beyin tarafından algılanır.

Fibromiyalji sendromu olan kişilerde, ağrı bilgisiyle uyumlu miktarda seratonin ve noradrenalin salgılanamamakta ve sonuç olarak beyne gelen ağrı bilgisinin çok azı silinmektedir. Sonuç olarak ağrı şiddeti herkesinki kadar olsa da bu kişilerde beyne iletilen ağrı çok olduğundan, uyarana göre daha şiddetli ağrı hissedilmektedir. Özellikle daha önce uzun süre ağrı çekmiş   ve depresyona  meyilli kişilerde  (düşük seratonin vb) fibromiyaljiye yakalanma oranı daha çok artmaktadır.

Risk faktörleri:

  • Aşırı aktif ve mükemmeliyetçi yaşam tarzı
  • Kişilik olarak, içe atan daha çekinik mizaçlı olmak
  • Kadın olmak
  • Cerrahi müdahaleler
  • Omurgaya yönelik fiziksel travmalar (düşme)
  • Geçirilmiş enfkesiyonlar (borrela, parvovirüs, Hep.B virüs, hcv, )
  • Çocukluk döneminde, psikolojik ve fizikseş şiddet, cinsel istismar, boşanma, terkedilme, sosyal afet(deprem sel)

TANI.

Bu hastalığın tanısı için hastalığa özel herhangi bir tanı testi yoktur ve tüm kan tetkikleri de normaldir. Yakınmalardaki çeşitlilik nedeniyle bir çok farklı uzmanlık alanına hastalar başvurur. Fibromiyalji tanısı ancak konusunda uzman hekim tarafından konulabilir. Mr ve diğer radyolojik görüntülemelerde de şiddetle uyumlu bulgular çıkmadığından , tanı yıllarca gecikir ve gereksiz bir çok tedavi denenebilir. Hastalar tanı konulduğunda ise, ağrılarla yaşamaya alışmış, hasta olduğuna inanılmayan, hastalığının geçeceği umudu olmayan insanlar haline gelmiş olurlar

Yaygın ağrı şikayetlerinin en az 3 aydır devam etmesi, ve yukarıdaki skalada 5 bölgeden en az 4 ünde ağrı olması (çene, göğüs ve karın ağrısı tek başına yaygın ağrı grubundan sayılmaz). Yaygın ağrı skalasında 7  üzeri puanlar da fibromiyalji düşünülebilir. Hastanın yapılan tüm laboratuvar ve radyolojik tetkiklerinin normal olması diğer hastalıkların elenmesi için önemlidir. Bu sayede herhangi önemli  bir hastalığın atlanıp , yanlış Fibromiyalji tanısının konması da önlenmiş olur.

TEDAVİ:

-Fizik Tedavi

-Egzersizler

-Eğitim

Ozon Tedavisi  

-Bölgesel Ağrılara Yönelik Tedaviler:

Tetik Nokta Enjeksiyonu, nöral terapi, kuru iğneleme, lokal ozon enjeksiyonları 

-Medikal tedaviler, Beslenme 

-Bilişsel davranışsal tedaviler, Mindfulness

-Yoga -meditasyon

-Uykunun düzenlenmesi

Fizik tedavi: 

En sık ağrı ve tutukluğun görüldüğü  bel ,boyun bölgesine yönelik Vakum IF, Tens , ultrason, manyetik alan, Lazer gibi fizik tedavi modaliteleri içeren fizik tedavi programları.

Yüksek yoğunluklu Lazer tedavi: özellikle daha derin dokuyu tedavi edebilen lazer ışınları kullanılarak problemli bölgede kas , sinir düzeyinde tedavi sağlar ayrıca, tetik nokta programı ile miyofasyal ağrı sendromlu hastalarda da başarı ile kullanılır.

Ozon tedavisi.

Lokal enjeksiyonlar 

Kuru iğneleme: akupunktur iğneleri kullanılarak yapılan yanında ek bir ilaç kullanılmayan yöntemdir. İğnenin mekanik etkisi ile hassas tetik noktalar uyarılır. Hem lokal etkilidir hem de beynin bu uyaranlara cevap olarak kasılı bölgeyi gevşetme uyarısı göndermesi ile genel olarak da etkilidir.

Egzersizler:

Tüm vücutta yaygın ağrı ile seyreden bir hastalık olan fibromiyaljide  düzenli egzersiz, tedavinin en önemli unsurudur. Genellikle farketmeden kendini kasan bu hastalarda kasta, düzgün gevşeyememeye bağlı yorgunluk ve zamanla buna bağlı güçsüzlük gelişir. Özellikle kasların oksijenlenmesi açısından Aerobik egzersizler, bu hastaların ana egzersiz grubunu oluşturur.

Hareket ve egzersiz ilk başlarda bu hastalarda daha çok ağrıyı arttırabildiğinden, kolay vazgeçilebilir.bu yüzden egzersizleri yaparken çok zorlanmadan yavaş olarak başlamak ve kaslar güçlendikçe egzersiz süre ve şiddetini arttırmak önemlidir. Yani bu hastalarda egzersiz miktarı hafif orta düzey olmalıdır.

Egzersizlere önce yürüyüş, yüzme, bisiklet gibi sporlarla başlanıp, diğer aktiviteler vücut alıştıkça eklenmelidir. Hafif orta düzey, yanınızdakiyle hafif zorlanarak konuşabildiğiniz düzeydir. Konuşamıyorsanız bu düzey biraz yüksektir,  bir süre daha tempoyu düşürmek gerekli demektir.

 

-Aerobik egzersizler

-Germe egzersizleri

-Güçlendirme egzersizleri

-Su içi egzersizler

-Pilates -Yoga